Neslihan, pırıl pırıl bir yaz sabahına uyanmıştı. Bugün uzun zamandır beklediği o özel günlerden biriydi. Güneş, odasına nazikçe süzülüyor, günün enerjisini adeta içeriye taşıyordu. Güzel bir kahvaltıdan sonra, deniz kenarına gitmeye karar verdi.
Hafif bir esintiyle serinleyen sahil, Neslihan'ın kendini yenilenmiş hissetmesini sağlıyordu. Çantasını alıp, en sevdiği kitabı okumak üzere kumların üzerine serildi. Güneşin altında kitap okumak, ona huzur veriyordu. Yanında getirdiği meyve suyunu yudumlarken, denizin sakinleştirici sesine kulak verdi.
Bir süre sonra, çocukluk arkadaşı Mert de plaja geldi. Neslihan, Mert'le uzun zamandır görüşemediği için onu görünce çok mutlu oldu. Birlikte uzun uzun sohbet ettiler, geçmişten anlattıkları hikayelerle gülümsemelerine engel olamıyorlardı.
Gün sonunda, güneş batarken iki arkadaş, günün son ışıklarının tadını çıkardılar. Neslihan için unutulmaz bir gündü. Bu güzel anı, güneşli yaz günlerinin ne kadar kıymetli olduğunu hatırlatmıştı. Mert’le birlikte geçirdiği bu zaman, dostluğunun değerini bir kez daha anlamasına yardımcı olmuştu. Sahilden ayrılırken, bir sonraki güneşli günün planlarını yapmaya başladılar.