Adaa, sosyal medya dünyasında kendine özel bir yer edinmişti. Çeşitli platformlarda moda, seyahat ve günlük yaşam üzerine paylaşımlar yaparak büyük bir takipçi kitlesi toplamıştı. Takipçileri, Adaa’nın doğal ve samimi tarzını oldukça takdir ediyordu.
Bir gün Adaa, bir arkadaşının önerisiyle farklı bir video serisi oluşturmaya karar verdi. Bu yeni içerik, günlük yaşamından kesitler ve seyahat hikayelerini içerecekti. Amacı, izleyicilerini eğlendirirken aynı zamanda onlara ilham vermekti.
'Adaa'nın Günlüğü: Part 20' adıyla yayınladığı yeni bölümlerde, Adaa'nın seyahat ettiği şehirlerin ilginç yanlarını, denediği yeni yemekleri ve keşfettiği küçük mağazaları tanıtarak insanlara farklı kültürleri tanıma fırsatı sunuyordu. Adaa’nın bu yaklaşımı, sadece güzel anları değil, zaman zaman yaşadığı aksilikleri de samimi bir şekilde izleyicileriyle paylaşmasını içeriyordu.
Adaa’nın bu özgün ve içten paylaşımı, izleyicilerin büyük ilgisini çekiyor ve her yeni bölüm için sabırsızlıkla beklemelerine neden oluyordu. İşte bu yüzden, 'Adaa'nın Günlüğü', yavaş yavaş daha büyük bir kitleye hitap etmeye başladı ve Adaa'nın online dünyadaki yerini sağlamlaştırdı.